-
O eski halinden eser yok şimdi…
Alper Turgut Gösterime yeni giren Tayfun PirselimoÄŸlu’nun Yol Kenarı filminde, lanet ve gizemli bir gemi var, kıyının az ötesine demir atan, memleketin çanına ot tıkıyor resmen, her türlü kara bela, kaotik, eksantrik, distopik zamazingo, sarıyor dört bir yanı… Kötülüğü o mu getirdi, yoksa içimizde zaten var olan ÅŸey, açığa mı çıktı? İşte orası tartışılır, ancak çözüm için topu bir birine atmak veya çare bulmayı bir insanın üstüne yıkmak, bakın o tartışılmaz. Yurdumuzun özeti gibi bir yapıt bu, siyah-beyaz, hazmı zor, ziyadesiyle deneysel, haliyle karamsarlık yüklü… Sinema sanatının, özgün işçiliklere ihtiyacı vardır, beÄŸenip, beÄŸenmenin çok ötesinde… Bu sebeple, seyredilmeli ve desteklenmelidir, üstüne konuÅŸulacak, bir ÅŸeylerin hep…
-
Bıyık deyip geçme ha, bir politik duruştur!
ALPER TURGUT Bir tanıdığımız var, ablası Tarık Akan’ın oynadığı karakterlere aşık oldu, öyle böyle deÄŸil, bir nevi kara sevda, baÅŸkasını asla sevmedi, hiç evlenmedi. Yoksa çocukluk aÅŸkım, gençliÄŸimin ilk sevisi diyen çok, bu ise bambaÅŸka… YeÅŸilçam, yoksul ama mutlu, NeÅŸeli Günler ve Gülen Gözler demekti, gündelik hayatın yakıcı ve yıkıcılığından ırak, naif, sevecen ve sıcak… Memleketin kuÅŸkusuz en çok seyredilen, hatta tekrar tekrar izlenen, diyalog ve replikleri ezberlenen Hababam Sınıfı’nın tatlı, ÅŸirin ve komik ÅŸamatasının az ötesinde, sokaklarında büyük bedeller ödeyen 1970’lerin asi gençleri, politik direnci, kolektif bilinci büyütüyordu. Hababam, tek sınıf deÄŸil ya, yaratıcısı Rıfat Ilgaz’ın ilk Sınıf’ı, kırmızı kapağı ve erkin tepkisini çeken ÅŸiirleri…