-
Roma; yılın en iyi filmi
ALPER TURGUT Roma, bu sene seyrettiÄŸim en iyi film, sıradan insanlara dair, siyah-beyaz bir sinema destanı, tastamam. Belki küçük bir öykü bu, lakin inadına derin, kadın sorunu, sınıf sorunu, aile sorunu, ziyadesiyle mevcut. Ötesinde hem ölüm, hem yaÅŸam, hem düğün, hem ayrılıklar, hepsi var. Dedem anlatmıştı, bundan yaklaşık 70 sene evvel, köyümüz Kadıköy’de yaÅŸadıklarını… Kadıköy, eskiden Adana’nın deniz gören ilçesi Karataş’ın köyüydü, 1986 yılında YüreÄŸir ilçe olunca, hop oraya baÄŸlandı. Çukurova, malumuz bereketli yer, toprak aÄŸaları, sınırsız tarlara sahip olunca, ırgat mı dayanır, mevsimlik işçiler akın akın geliyor, yeni bir hayat aÅŸkına da deÄŸil ha, resmen boÄŸaz tokluÄŸuna… Köy desen büyüdükçe büyümüş, nah kasaba kadar olmuÅŸ. Hah! Çalışmanın da yaşı yok,…
-
Manzarası yeter be!
ALPER TURGUT “Yerçekimi†(Gravity), insanı resmen yerküreden koparan ve uzay boÅŸluÄŸuna salan, senaryosu yavan, görselliÄŸiyle tavan yapan iyi bir seyirlik. Filmin baÅŸrolünde güzelim dünya var, hani filmde Hollywood yıldızları Sandra Bullock ve George Clooney yer almasalar da olurmuÅŸ, manzara o denli çarpıcı, cezbedici ve etkileyici ki… Yani kısaca diyeceÄŸim ÅŸudur; bu muazzam yapıt, üç boyutlu uzay belgeseli niyetine de zevkle seyredilirdi. Sinema tutkunlarını, sinema salonundan alıp, yörüngeye oturtmak diye ben buna derim! Bırak tür sinemasını, bilimkurguyu, ÅŸunu bunu, iyi filmlere hasret kaldığımız memleket sinemasında, Meksikalı Alfonso Cuarón, 2013’ün en iddialı, en güçlü, en akılda kalıcı iÅŸlerinden birine imza atarak ve gerçekten yönetmen ne demek, iÅŸte bunu…